Kelkit Vadisi’nde bilhassa Erbaa, Niksar ve Reşadiye ilçelerimizin doğasında siyanürlü altın arama yapılacak olmasına tepki gösteren yöre sakinleri hemen her platformda bu durumun doğaya vereceği zararları anlatıyorlar. İlgili firmaların resmi müracaatlarına karşı bürokrasinin vereceği kararların da önemine dikkat çekiyorlar, izin verilmemesini talep ederlerken, hemen her aşamada ÇED GEREKLİDİR kararı çıkması için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne dilekçe veriyorlar.
ÇED GEREKLİDİR DİLEKÇESİ VERİLDİ
TÜPRAG Madenciliğin hazırladığı ve 31 Mart 2021 tarihinde ÇED Genel Müdürlüğü duyurular sayfasından yayınlanan TOKAT-REŞADİYE KUYUCAK KÖYÜ AR201801504 ve AR201801505 numaralı sahalarda yarma yöntemiyle maden arama projesine karşı, Kuyucak Köylüleri, Reşadiyeliler, Tokatlılar ve STK’lar harekete geçerek İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğüne bireysel dilekçe verdiler, ÇED Gereklidir kararı çıkmasını istediler, siyanür ile ayrıştırarak altın üretimine karşı olduklarını gösterdiler. İstanbul’dan gelen Reşadiye Kültür ve Eğitim Vakfı Başkanı İbrahim Kurt ile Taşova Çevre Platformu Basın Sözcüsü Başkanı Ali Rıza Ağış öncülüğünde konuya dair bilgilendirmeler oldu. Tokat Dernekler Federasyonu Temsilcileri, Reşadiye Çevre Platformu Temsilcileri, Reşadiye Kültür ve Dayanışma Derneği, Reşadiye Ziraat Odası, Yağsiyan Köyü Tarımsal üretim Kooperatifi, Tokat Tema temsilciliği, Reşadiye Tema temsilciliği, Kuyucak Köyü Muhtarlığı, Kuyucak Köyü Derneği, Yağsiyan Köyü Muhtarlığı, Reşadiye Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Reşadiye Esnaf Kefalet Kooperatifi, Reşadiye Şoförler Ve Otomobilciler ile bazı siyasi parti ilçe başkanlıklarının desteğinin olduğu dilekçeleri teslim etmek üzere gelen heyet aynı zamanda basın mensuplarına da konuya dair bilgiler aktardılar.
Tokat Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü önünde toplanan çevre platformu gönüllüleri müdürlüğün duyarına astıkları pankartların önünde basın mensuplarına açıklamada bulundular. Tokat Reşadiye Kuyucaklı, emekli eğitimci hemşehrimiz Hayrettin Koyuncu, konuya dair hazırlanantak bildiriyi okudu. Ortak bildiride şunlar yazmaktaydı:
“Bizler; Kuyucaklı, Reşadiyeli, Tokatlı vatandaşlar, Muhtarlar, Üreticiler, STK’lar olarak Yaşam alanlarımızı, Meralarımızı, Yaylalarımızı, Ormanlarımızı, Toprağımızı, Suyumuzu Doğamızı, Siyanür ile ayrıştırarak Altın üretimi yapmak isteyen TÜPRAG Madencilikten korumak için Anayasal, Demokratik ve vatandaşlık haklarımızı kullanarak bir araya geldik.
Siyanür ile ayrıştırarak altın üretimi yapılmak istenen yaşam alanlarımızda; TÜPRAG Madenciliğin hazırladığı 29 Mart 2021 başvuru tarihli proje tanıtım dosyası, 31 Mart 2021 tarihinde ÇED Genel Müdürlüğü duyurular sayfasından kamuoyuna duyurulmuştur. İşbu duyuru kapsamında TOKAT-REŞADİYE KUYUCAK KÖYÜ AR201801504 ve AR201801505 numaralı sahaların, 28,31 hektar alanı içinde [238 Dönüm-230.000 m2 ] 3,9 ha alana [39 Dönüm, 39.000 m2] Yarma yöntemi ile; 4m genişliğinde, 2 m derinliğinde, yaklaşık 1400m uzunluğunda 7 Adet yarma hattı planlanmaktadır.
Yarma işlemlerine başlamadan önce ilk aşamada 238 Dönüm alan üzerinde bulunan, Ağaçlar kesilecek, verimli toprak, çayır çimen kazınarak meralarımız yok edilecektir.
Yarma işlemleri sırasında, iki ay boyunca çok sayıda iş makinası ve Kamyon kullanılacaktır.
Yarma işlemi sırasında yaklaşık 80.000 [Seksen Bin] m3,talama 8000 Kamyon toprak çıkarılarak yaylalarımızın, meralarımızın üzerine yığılacaktır.
Maden firmasının yapmak istediği Yarma yöntemiyle maden arama işlemi, “SİYANÜR İLE AYRIŞTIRARAK ALTIN ÜRETİMİ” işinin ilk aşamasıdır, bizler buna izin verirsek geri dönülmeyecek bir felaketin başlangıcı olacaktır ve bizler bu işlemin zararlarını ve sonuçlarını çok iyi biliyoruz.
Bölgemizde yapılması planlanan maden faaliyetleri başta Kuyucak, Yağsiyan, Demircili ve Selemen yaylaları ve meraları olmak üzere Reşadiye’nin İskefsir bölgesindeki bütün köylerini, Ordu’nun Mesudiye ve Gölköy İlçelerinin Yaylalarını, Meralarını, Ormanlarını ve Kelkit Vadisini, Yeşilırmak havzasını etkileyecektir.
Ayrıca;
1- Reşadiye ve köyleri, Tokat, Kelkit Vadisi, Yeşil ırmak havzası 1. Derece deprem bölgesinde bulunmaktadır, 1939 Erzincan depreminde Reşadiye tümü ile yıkılmış bütün köyleri depremden zarar görmüştür. Deprem felaketi sonrası Reşadiye ilçesinin yeri değiştirilmek zorunda kalmıştır. Siyanürle ayrıştırarak Altın üretimi için yapılacak siyanür havuzlarından olası bir deprem sonrası sızacak su yeraltı sularını zehirleyecektir.
2-Uzun yıllardır içme suyu sıkıntısı çeken Reşadiye ilçe merkezinin Selemen bölgesinde bulunan su kaynağını ilçe merkezine getirme projesi de bu maden sahasının içinde kalmaktadır. Reşadiye ilçe merkezine getirilmesi düşünülen su maden araması sırasında yapılacak patlatmalar sonucu yön değiştirme tehlikesi ile karşı karşıya kalacak, olası bir üretim sırasında yapılacak siyanür havuzlarından sızmalarla zehirlenecektir.
3- Sağlık turizmi açısından ve sahip olduğu termal özelliğinden dolayı birçok hastalığın tedavi edildiği termal su, maden aramaları sırasında yapılacak patlatmalar ve siyanür havuzlarından kaçaklar sonucu kullanılmayacak hale gelecektir.
4- Maden arama sahası içinde ve Kuyucak köyü sınırları içinde bulunan, 1. derece tescilli Arkeolojik SİT alanı olan; Tepedibi höyüğü, Kuyucak höyüğü, Kodaman tepe höyüğü, Maden aramaları sırasında ve olası bir üretimde tahrip olacaktır.
Aşağıda imzası bulunan STK’lar, Kuyucaklılar, Reşadiyeliler ve Tokatlılar olarak yaşam alanlarımızda topraklarımızda IV. Grup maden arama adı altında hiçbir şekilde Madencilik Faaliyeti yapılmasını istemiyoruz ve Maden Firmasının sunmuş olduğu yarma yöntemiyle maden arama proje tanıtım dosyasının, Tüprag Metal Madencilik San. ve Tic. AŞ’ye iadesini, ÇED sürecine devam edilmesi durumunda ise bu alanın bir çatı ekosistem içermesi göz önünde bulundurularak etraflı bir Çevresel Etki Değerlendirme raporu hazırlanması için “ÇED GEREKLİDİR” kararı verilmesini istiyoruz.
5000’E YAKIN DİLEKÇE ULAŞTIRILMIŞTIR
Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’ne gerek bizatihi elden gerekse e-dilekçe üzerinden 5 bine yakın dilekçenin ulaştırıldığı belirtildi.
